Bu Blogda Ara

Hakkımızda


Kimdir ?

Fitopatoloji.blogspot.com

Bloggere yeni girip siz değerli çiftçi ve ziraat mühendisleri adaylarına yardım etme platformudur..

HAKKIMIZDA

 Adım Ömer 2016 'da yayına başlamış olan ana konuları Entomoloji , Akaroloji , Bakteriyoloji , Fitopatoloji  ile devam eden bir kişisel Bitki Koruma blogudur daha doğru olma aşamasındadır. Güncel teknolojiyi ve farklı bakış açısıyla sunmaya ziyaretçilerine teknoloji haberlerini sunmayı hedefleyen , amacı her yerde olan haber değil farklı haber amacıyla bugüne kadar yayın hayatına devam etti ve ediyor. Şu anda bir kaç yazar arkadaş ile beraber çizgimizden çıkmadan yayın hayatına devam eden bir Fitopatoloji ve Entomoloji bloğu olarak bilgiyi yaymaya çalışıyoruz. 



Ömer Kimdir ?



 1990 yılında DİYARBAKIR'da doğdum
Blogger ile her daim içli 2 üniversite bölümü mezunu, 3.ye aday, Anı yaşamayı seven , İşsiz Bir Ziraat Mühendisiyim..

ZÜLKÜF KİMDİR.

1993 Diyarbakır Ergani doğumluyum. Ergani otlaklarda bağ bahçelerde gezerken ziraate olan ilgimi fark edince 2013'te Iğdır Üni. kazandım ve Iğdır Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma mezunu aynı zamanda Iğdır Üniversitesi Herboloji Anadal üzerinde Yüksek Lisans yapmaktayım. 

Telif Hakkı

İçerik açısından sıkıntı çeken internet sitelerinin yöneticilerinin ve üyelerinin, kaynak göstermeden veya kendi yazılarıymış gibi yayınladıkları eserler kanunlarımızda konunuyor mu? Blog yazıları da bu korumaya dahil mi? Blog yazarlarının yazdıklarının ve blogların önemsiz, ikinci görülmesi eğilimi nedeniyle, “beğenilen” bloglardan aşırma yapmada rahat davranıldığı gözlenmektedir. Fakat sanılanın aksine, özgün her eser, ister bir blogda isterse şaşalı bir web sitesinde yayınlamış olsun, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu tarafından gerek cezai gerekse hukuki yönden korunmaktadır. Bir eserin sahibinin kim olduğunun anlaşılabilmesi, öncelikle blogun kime ait olduğunun belli olmasına da bağlıdır. Bu nedenle yazılarının korunmasıni isteyen yazarların öncelikle bloglarından kim olduklarının anlaşılması gerekir. Bundan sonra yayınladıkları yazının alıntı mı yoksa kendilerine mi ait olduğu konusundaki işaret ve ifadelerin net olması gerekir. Alıntı yapılması konusunda yapılacak bir uyarı da sizin bu konudaki niyetinizi belli etmenizde etkili olacaktır. Ama belirtmeseniz de kanuni korumaya sahipsinizdir. İzinsiz yayın ile ilgili en çok dikkat edilmesi gereken konulardan birisi ise, başka ortamda yayınlamaya ilişkin iznin “yazılı olması” gerektiği ile ilgilidir. Eseri yayınlayan kişi veya kurum, yazılı izinle yayın yaptığını ispat etmesi gereken taraftır. Bu nedenle başka uyuşmazlık çıkmaması için yazılı izin konusuna özen gösterilmelidir. Eserin bir haber sitesinde, blogda, forumda, gazetede, dergide izinsiz yayınlanması halinde başvurabileceğiniz hukuki yol, haksız tecavüzün önlenmesi veya buna son verilmesi, maddi ve manevi hakların korunması ve tazmini talebiyle Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine dava açmaktır. Bu mahkemenin kurulu olmadığı yerlerde, blog yazarları yerleşim yerlerindeki asliye hukuk mahkemelerinde aynı davayı açılabileceklerdir. Aynı eylem ile ilgili başvurulabilecek cezai yollar da mevcuttur. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) “birçok türde blog hırsızlığını” cezalandıran hükümler içerir. Buna göre eseri izinsiz yayınlanan kişi, yerleşim yeri Cumhuriyet Savcılığına dilekçeyle başvurarak suç duyurusunda bulunabilecektir. Bu başvuru esere yapılan tecavüzün öğrenilmesinden itibaren altı ay içinde yapılmalıdır. Aksi halde zamanaşımı nedeniyle şikayet hakkı düşmüş olacaktır. Zarar gören gerek tazminata ilişkin davasını gerekse, savcılığa yaptığı suç duyurusunu ispat etmek için, gerekli verileri toplamalıdır. İzinsiz yayınlayan internet sitesinin ekran görüntüsünün alınması işe yarayabilir. FSEK ‘nun 71. maddesi hangi hallerin cezalandırıldığını açıkça düzenlemektedir. Buna göre: Başkasına ait esere, kendi eseri olarak ad koyan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. Bu fiilin dağıtmak veya yayımlamak suretiyle işlenmesi hâlinde, hapis cezasının üst sınırı beş yıl olup, adlî para cezasına hükmolunamaz. Bir eserden kaynak göstermeksizin iktibasta bulunan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. Hak sahibi kişilerin izni olmaksızın, alenileşmemiş bir eserin muhtevası hakkında kamuya açıklamada bulunan kişi, altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bir eserle ilgili olarak yetersiz, yanlış veya aldatıcı mahiyette kaynak gösteren kişi, altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı, tanınmış bir başkasının adını kullanarak çoğaltan, dağıtan, yayan veya yayımlayan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. İnsanlarda telif haklarına ilişkin duyarlılığın gelişmesi yanında, blog servis sağlayıcılarına da teknik görevler düşüyor. Sayfaların “kopyalanamaz” olması, içerik hırsızlığını azaltacaktır. Örneğin milliyet blog yazılarının seçilerek kopyalanması mümkün değildir. Blogger, blogcu gibi yoğun kullanılan servis sağlayıcıları, kopyalanamaz sayfalarla telif haklarının korunmasına teknik açıdan destek olabilirler.

Kaynak: https://www.samildemir.av.tr/2008/11/blog-yazarlarinin-telif-haklari/


Hiç yorum yok:

Pages